İzmir iş dünyasının önemli isimlerinin yer aldığı, derneğin çalışma rotasında önemli bir yol gösterici nitelik taşıyan Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) Danışma Kurulu, pandemi sürecinde de geniş bir katılımla toplanmayı başardı. Hem kentin hem ülkenin sorunlarının tartışıldığı bölgenin en etkin kurulları arasında yer alan EGİAD Danışma Kurulunun ana gündem maddeleri; pandemi sürecinin etkileri ve gelecek beklentilerinin değerlendirilmesi ile Türkiye’nin ve İzmir’in gündemindeki ekonomik ve politik gelişmeleri oldu.

Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) Danışma Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, katıldığı EGİAD Danışma Kurulu toplantısında, güncel ekonomik değerlendirmede bulundu. Özgener, pandemi sürecinin etkilerinin anlaşılmaya çalışıldığını belirterek, "Bir yandan karantina döneminde ekonomik aktivitedeki hasarın miktarını ve kalıcılığını anlamaya çalışıyoruz, bir yandan da bu sonuçlara göre önümüzdeki dönemle ilgili ekonomik kararları vermeye çalışıyoruz. Bu yüzden doğru tespitleri yapmamız hem makro hem de mikro anlamda kritik olacak. Önümüzdeki dönemde ekonomik dalgalanmayı azaltmak için, bugün yaptığımız hasar tespitlerinin ve ekonomik kararların doğruluğuna ihtiyacımız var" dedi.

"Global ekonomide, daha önceki krizlere benzemeyen bir daralma yaşanıyor"

Özgener, "Bu amaçla, şu andaki durumu tekrar gözden geçirmek faydalı olacaktır. Global ekonomide, daha önceki krizlere benzemeyen bir daralma yaşanıyor. 2. çeyrek başında yüzde 3 civarında olan 2020 global ekonomik daralma tahminleri, 2. çeyrek bitmeden yüzde 5 civarına çekildi. En çok daralma beklenen ülkeler arasında ihracatımızın yoğun olduğu; Fransa, İspanya, İtalya ve İngiltere gibi ülkeler olmasını dikkatle takip etmemiz gerekiyor. Daralmanın global ortalamadan yüksek ve ihracatımızın yüksek olduğu ülkeler için gerekirse, tedbir alınması gerekebilir. Türkiye’nin ekonomik büyüme tahminleri ise global büyüme tahminlerinin aksine, son dönemde kötüleşmiyor. Şu anda tahminler sıfır ile eksi beş daralma arasında değişse de, son veriler ikinci çeyrekte yüzde 8-10 arasında bir daralmadan sonra, yıl sonunda sıfıra yakın bir GSYH değişiminin mümkün olabileceğini gösteriyor" şeklinde konuştu.

"Ekonomide kalıcı hasar olmaması ve arz kaybı yaşanmaması açısından kritik"

Açıklamalarına devam eden Özgener, "Türkiye’de, V şekilde bir toparlanma, ekonomide kalıcı hasar olmaması ve arz kaybı yaşanmaması açısından kritik. Bunun özellikle işsizliği arttırması, hiçbir şekilde tercih edilmeyecek bir sonuç olacaktır. Bu yüzden, ekonomik kapasitenin 2020’de kalıcı kayıplar oluşturacak şekilde daralmasının engellememiz gerekiyor. Öte yandan, haziran ayı enflasyon verileri de Türkiye gibi genç ve dinamik ekonomilerde talebin arzdan daha hızlı toparlanabildiğini bize hatırlatıyor. Haziran ayı için TÜFE aylık değişim beklentileri yüzde 0.6 civarındaydı. TÜFE ise aylık olarak yüzde 1.13 artarak piyasa beklentilerinin üzerinde kaldı. Enflasyon, yıllık olarak yükselmesinde ve tahminlerin üzerinde gelmesinin temel sebebi çekirdek enflasyon. Çekirdek enflasyon, geçici ve bir defaya mahsus etkilerden arındırılmış olan endeks olduğu için enflasyondaki gerçek gidişatı yansıtması ve fiyatlardaki yapışkanlığı yansıtması takip etmemiz gerekiyor" diye aktardı.

Mahmut Özgener, "Yıllık enflasyon haziran manşet enflasyonu yıllık olarak yüzde 11.4’ten yüzde 12.6’ya yükselirken, çekirdek enflasyondaki sadece aylık değişim yüzde 2.1 haziran ayındaki enflasyon, 2. çeyrekteki ekonomik daralmanın, ekonomistlerin tahmini kadar fiyatların üzerindeki baskıyı azaltmadığını gösteriyor. Bunun arz ve talep tarafında iki sebebi olabilir. Hız kazanan kredi genişlemesi ağırlıklı olarak tüketimi destekliyor ve tüketici fiyatları üzerindeki baskıyı artırıyor olabilir. Arz tarafında ise birçok sektörde geçici ya da kalıcı tesis kapatmalarından dolayı, kapasiteyi aşağı çekiyor ve arzın talebin gerisinde kalmasından dolayı fiyatları yukarı itiyor olabilir. Bu bağlamda, kredi genişlemesinin ağırlıklı olarak arz tarafındaki sıkıntıları gidermeye yönlendirilmesi daha da kritik hale geliyor" ifadelerini kullandı.

"İzmir’in enflasyonu 2013 sonundan beri Türkiye ortalamasının üstünde"

İzmir’deki bazı darboğazları gözden geçirmek ve çözümler bulmak için de uygun zaman olduğunu vurgulayan Özgener, “Haziran ayı enflasyon verilerinde bir kez daha gördük ki, İzmir’in enflasyonu 2013 sonundan beri Türkiye ortalamasının üstünde. Haziran sonu itibariyle, Türkiye’deki yıllık yüzde 12.6 olan TÜFE değişimine oranla İzmir’de yıllık artış yüzde 13.3. Geçmişe dönük verilerde, İzmir’deki yıllık TÜFE’nin 2013 sonundan beri Türkiye ortalamasından yüksek olduğunu gösteriyor. Aradaki makasın sebeplerine dair, sektörel bazlı olarak sebeplerinin anlaşılması, çözümler üretilmesi ve buna bağlı olarak darboğazların aşılarak, ülke ekonomisine katkının artırılması gerekiyor" diye konuştu.

“Firmaların en büyük sıkıntısı nakit akışı”

EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aslan ise sanayi ve ticaretin desteklenmesi gereken önemli bir süreçten geçildiğini hatırlatarak, “Firmaların en büyük sıkıntısı nakit akışı. Firmaların üretime düşük sermaye ile devam ettikleri göz önüne alınırsa şu dönemdeki zararları da eklersek; desteklenmedikleri takdirde bu kadar büyük zararla yola devam etmeleri mümkün olamaz” dedi.

Açıklamalarına devam eden Aslan, “Ege Genç İş İnsanları Derneği, dönem başından bu yana 195 etkinliğe, Covid-19 sürecinde de online olarak 13 webinar, 7 komisyon ve icra kurulu toplantısı, 9 gençlik komisyonu eğitimi, 5 hayat okulu, 15 EGİAD Melekleri İcra Kurulu Toplantısı, 1 Ege toplantısı, 12 yönetim kurulu toplantısı, 2 melek yatırımcı – girişimci buluşması, 1 Bizbize Üyelerle Buluşma Toplantısı gerçekleştirerek 65 organizasyona imza atmayı başardı” diye konuştu.

Pandemi Sürecinin Swot Analizi Çıkarılmalı

Ege Bölgesi Genç İşadamları Dernekleri Federasyonu (EGİFED) Başkanı Aydın Buğra İlter ise pandemi sürecindeki tehditler ve fırsatlara ilişkin EGİAD’ın ayrıntılı bir çalışma yapabileceğine vurgu yaptı. Bu konuda iş dünyası ile yapılacak anketlerin ayrıntılı bir değerlendirme sağlayacağı ifade edildi.

EGİAD Geçmiş Dönem Danışma Kurulu Başkanı Kemal Çolakoğlu da, EGİAD’ın çalışma grafiğinin yüksek bir çıtada devam ettiğini vurguladı. Çolakoğlu, STK’nın üye profilinin yüzde 60’nın dış ticaretle uğraştığını hatırlatarak, global çalışma sürecinin önemini ifade etti. EGİAD Geçmiş Dönem Başkanı Temel Aycan Şen ise pandemi döneminde gerçekleşen EGİAD faaliyetlerinin iş dünyasına yol gösterici ve moral niteliğinde gerçekleştiğini hatırlattı.

Öte yandan, İzmir’in girişimcilik ve inovasyon merkezi olarak konumlandırılması için İZTO-EGİAD ve İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak ortak çalışmalar yürütüldüğüne değinilen toplantıda, EGİAD melekleri olarak 21 melek yatırımcı

girişimci buluşması, 11 yatırım, binin üzerinde girişim değerlendirmesi, 4 milyon TL toplam yatırım yapıldığına dikkat çekildi.

İZTO Başkanı Mahmut Özgener’in başkanlığında toplanan EGİAD Danışma Kuruluna; Mustafa Aslan, Kemal Çolakoğlu, Uğur Yüce, Uğur Barkan, Şükrü Ünlütürk, Bülent Akgerman, Prof. Dr. Mustafa Tanyeri, Prof. Dr. Fatih Dalkılıç, Temel Aycan Şen, Cüneyt, Karagülle, Aydın Buğra İlter, Yiğit Tatış, Faruk Güler, Önder Türkkanı, Prof Dr. Murat Aşkar, Prof. Dr. Cemali Dinçer, Misket Dikmen, Deniz Sipahi gibi iş dünyasının temsilcileri, basın yöneticileri ve EGİAD geçmiş dönem ve şu anki yönetim kurulu üyelerinden 50’yi aşkın temsilci katıldı.