Şu sözü artık olağan akış içinde pek çok kimseden duyar olduk:
“Çalıyorlar ama, çalışıyorlar!...”
Hakkının çalındığını kabul eden önemli bir kitle bunu peşinen kabullenip, “çalışsın da çalsın” noktasına gelmiş!
Neresinden bakalım?
Ahlâki açıdan baktığımızda ahlâkın tefessüh etmiş olduğunu görüyoruz.
Sosyolojik açıdan baktığımızda hırsızlığın genel kabul gördüğü bir topluma doğru yuvarlanışın acı çığlıkları kulaklarda çınlıyor.
Fakat, bu çığlığı atanlar hep azınlıkta.
Çalanlarla bunu kabullenenler çoğunlukta.
Kabulcülerin çoğu kendilerini dindar sayanlardan oluştuğuna göre;
Bu gidişe dinimiz ne diyor, bakalım:
Maide Suresi 38.
“Ves sâriku ves sârikatu faktaû eydiyehumâ cezâen bimâ kesebâ nekâlen minallâhi vallâhu azîzun hakîmun.”
Türkçesi çeşitli meallere göre şöyle:
“Erkek hırsız ve kadın hırsızın, yaptıklarından ötürü Allah tarafından ibret verici bir ceza olarak, ellerini kesin. Allah Güçlü'dür, Hakim'dir.” (Diyanet)
“Hırsızlık eden erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık Allah'tan bir cezâ olarak ellerini kesin! Allâh dâimâ üstündür, hüküm ve hikmet sâhibidir.” (Süleyman Ateş)
“Hırsızlık yapan erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık Allah'tan bir ceza olarak ellerini kesin. Allah Azîz'dir, Hakîm'dir.” (Yaşar Nuri Öztürk)
Allah böyle buyurur da Peygamber farklı mı konuşur?
Ona bakalım:
“Şüphesiz sizden öncekiler, içlerinde itibarlı birisi hırsızlık yaptığı zaman bırakıverdikleri ve zayıf birisi hırsızlık yaptığında ise, kendisine ceza uyguladıkları için, helak oldular. Allah'a yemin ederim ki, eğer Muhammed'in kızı Fatıma (bile) hırsızlık yapsa, O'nun da elini keserim.”
Hadis.
Yani, Peygamber sözü.
Kaynak: Buhari, hudud: 11,12.
Allah'ı dinlemeyenler, Peygamberi dinlemeyenler, din alimlerinin sözünü mü dinleyecekler?
Ama biz yine de tamamlayıcı hüküm cümlesi olarak, ülkemizin önemli bir din aliminin şu sözüyle sözümüzü bitirelim:
“Ne hazin bir gidiş! Kesilecek eli öpüyorlar!”
Sözün fazlası angutlar için.