Kripto para dünyasında iki önemli gelişme aynı anda yaşanıyor: Dünyanın en büyük kripto borsalarından Binance, ABD ile olan hukuki mücadelelerinde sona yaklaşırken; DeFi dünyasının yıldızı Hyperliquid ise hem teknolojik atılımları hem de gelir tablosuyla göz dolduruyor. Bu iki gelişme, merkezi ve merkeziyetsiz sistemlerin küresel ölçekte nasıl dönüşüm geçirdiğini ortaya koyuyor.
Binance, ABD ile Uyum Sürecinde Yeni Bir Sayfa Açıyor
Türk kripto para ekosisteminin en güvenilir haber sitelerinden COINTURK’te de ifade edildiği gibi FTX çöküşünün ardından ABD'de başlayan hukuki süreçler, sektörün dev aktörlerini sert biçimde etkilemişti. Binance, Coinbase ile birlikte açılan davaların ardından 4,3 milyar dolarlık tarihi bir cezaya çarptırılmış ve sıkı denetim kurallarına tabi tutulmuştu. Ancak son gelişmeler, Binance’in bu zor dönemden çıkmak için somut adımlar attığını gösteriyor.
Bloomberg’in haberine göre, Binance ABD Adalet Bakanlığı ile olan uzlaşma sürecinde önemli ilerlemeler kaydetti. Borsa, dışarıdan atanan bağımsız bir uyum denetçisi bulundurma şartı konusunda aktif görüşmeler yürütüyor. Bu, 3 yıllık izleme sürecinin yumuşatılabileceği anlamına geliyor. Biden yönetimi sonrası Adalet Bakanlığı’nın bazı davalarda bağımsız denetim yerine daha az müdahaleci modelleri benimsemesi de Binance için umut ışığı oldu. Şirketin kurucusu Changpeng Zhao’nun Trump’tan af talep etmesi de bu bağlamda dikkat çekici bir gelişme olarak öne çıkıyor.
Özellikle Coinbase ile olan rekabette ABD’deki yasal statü büyük önem taşıyor. Binance, sıkı uyum taahhütleriyle yeniden ABD pazarında aktif rol oynamak istiyor. Eğer bu süreci başarıyla tamamlarsa, global rekabet gücünü yeniden artırması kaçınılmaz olacak.
Hyperliquid ve HYPE: DeFi’de Gelire Dayalı Yükseliş
Merkeziyetsiz finansın (DeFi) gözde projelerinden Hyperliquid, son haftalarda sadece vaatlerle değil, gerçek gelir ve kurumsal ortaklıklarla gündemde. Ethereum tabanlı layer-2 ağı HyperEVM üzerinde çalışan protokol, USDC'nin arkasındaki dev şirket Circle ile stratejik bir iş birliğine imza attı. Bu ortaklık, stablecoin alanında hem yasal uyumluluk hem de kurumsal adaptasyon açısından büyük önem taşıyor.
Circle, Hyperliquid protokolüne doğrudan entegrasyon sağlayarak native USDC ve CCTP V2’yi resmi olarak başlattı. Şirket, HyperCore üzerinde doğrudan USDC yatırma ve çalışabilirlik fonksiyonlarını da kısa sürede aktif etmeyi planlıyor. Dahası, Circle artık HYPE token’a yatırım yaparak bu ekosistemin doğrudan bir paydaşı haline geldi. Bu gelişme, HYPE Coin’in sadece spekülatif değil, aynı zamanda kurumsal güven kazanan bir varlık haline geldiğini gösteriyor.
Bu yapısal destekler HYPE Coin’in gelir rakamlarına da yansıdı. Sadece son bir ayda protokol 110 milyon dolar gelir elde etti. Aynı dönemde BlackRock ortaklığıyla ses getiren ENA 53,8 milyon dolarda kalırken, Solana'nın hacim odaklı PUMP token’ı 51 milyon dolarda kaldı. DeFi devleri AAVE ve AERO'nun ise sırasıyla 14,7 ve 13,5 milyon dolarda kalması, HYPE’ın performansını daha da öne çıkarıyor.
Yorum ve Değerlendirme
ABD’deki hukuki zemin netleşmeye başladıkça merkezi borsalar için yepyeni bir dönem başlıyor. Binance'in ABD ile olan ilişkilerini düzeltme yönündeki çabaları, piyasa düzenlemeleriyle savaşmak yerine uyum içinde çalışmanın kapılarını aralıyor. Öte yandan Hyperliquid gibi projeler, DeFi’nin sadece teknik değil ekonomik olarak da nasıl olgunlaştığını kanıtlıyor. Bu çift yönlü gelişmeler, yatırımcılara merkezi ve merkeziyetsiz yapılar arasında daha bilinçli tercihler yapabilecekleri bir zemin sunuyor.
Kaynak: https://coin-turk.com/sicak-gelisme-binance-ve-abd-adalet-bakanligi-anlasmak-uzere




