Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, “El Ele Güvenli Geleceğe ” projesi çerçevesinde Adana’da üniversitelerde stant açıp, konferans vererek öğrencilerin terörün ağına düşmemesi için uyarılarda bulundu.

Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne bağlı Bilgilendirme ve Önleme Faaliyetleri Büro Amirliği ekipleri, gençlerin terör örgütünün ağına düşmemesi için “El Ele Güvenli Geleceğe” projesi çerçevesinde Adana’da öğrenim gören üniversite öğrencilerine Çukurova Üniversitesi ve Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi yerleşkelerinde bilgilendirme yaptı. Polis öğrencilere terörün ne olduğu şöyle anlattı:

“Dünyadaki bütün uluslararası normlar terörü bir sorun olarak görmekte ve terörle mücadeleyi meşru kabul etmektedir. Ancak genel olarak kabul görmüş bir terör tanımı yapılmış değildir. Terör tanımları yapılırken ülkelerin politik çıkarları ve mevcut terör algıları göz önünde bulundurularak farklı devletlerde farklı tanımlar görülmektedir. Ancak tüm terör tanımlarına bakıldığında ideoloji, örgüt ve şiddet unsurunun bulunduğu görülmektedir. Terörle mücadelede bu üç unsuru taşıyan gruplar ve olayları ele almaktadır.”

Polis terör örgütlerinin en önemli kaynağının militan olduğunu, bunu da okullarda beyin yıkayarak kazandığını belirterek, “Terör örgütlerinin yaşamsal kaynaklarının başında örgütsel ideoloji ile beyni yıkanmış insan kaynağı gelmektedir. Silah ve finans kaynakları ne kadar geniş olsa da yeterli militanı olmayan örgütlerin eylemde bulunabilmesi mümkün değildir. Bu nedenle terör olgusunu ortadan kaldırmak için yapılan çalışmalarda örgütlerin eleman temininin engellenmesi büyük önem arz etmektedir. Terör örgütleri zaafları, bilgi eksiklikleri, idealleri, aidiyet/değer görme istekleri ve dinamik bedenleri sebepleriyle gençleri hedef almakta ve onları saflarına çekmek için arkadaş ilişkisi, hemşericilik, aile/akraba ilişkileri, sosyal ve kültürel faaliyetler, dini değerler ve etnik köken gibi sosyal alanlar aracılığıyla temas kurmaktadırlar. Örgütler geliştirilen diyalogdan sonra bireyleri sahnesi, oyuncuları ve dekoru önceden hazırlanmış bir grup dinamiğinin içerisine çekmektedir. Örgütler bunu yaparken de bireylerin gideremediği fizyolojik, psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarını da istismar ederek birer propaganda unsuru olarak kullanmaktadır. Vatandaşlarımızın toplumsal dayanışma konusunda bilgilendirilmesi, terör örgütlerinin propagandalarına maruz kalındıklarında sağduyulu olarak karar verebilmelerinin sağlanması ve terörle mücadelede diğer kamu kurum çalışanları ve sivil toplum kuruluşlarının da desteğini almak amacı ile başta eğitim kurumları olmak üzere toplumun her kesimine yönelik olarak gerçekleştirilen bilgilendirmeler ile vatandaşlarımızın terör örgütlerinin propaganda faaliyetlerine karşı bilinçli hale getirilmesi amaçlanmaktadır. Bu nedenle Adana’daki Üniversiteler tek tek gezilerek gençler bilinçlendiriliyor” ifadelerini kullandı.

Polisler, öğrencilere terörün ağına düşmemeleri için yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı:

“Arkadaş seçimi, her söylenene, yazılana, anlatılana, gösterilene inanmama, gerektiğinde ’hayır’ demek, gözlemci, tarafsız bakma ve araştırmacı olmak, ayrımcılık, suistimal, istismar konularına dikkat etme, kanunsuz ve şiddet içerikli faaliyetlere katılmama."