Dünya ikinci bir savaş endişesi ile gelişmeleri takip ederken Avrupa'da da nükleer alarm yaşanıyor.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Başkanı Rafael Grossi'nin Zaporizhia Nükleer Santrali'nin son durumunu 'tamamen kontrolden çıktığı' sözleri ile özetlemesinin arından gözler bölgeye çevrilmiş durumda.

Rus birliklerinin Mart ayı başlarında ele geçirdiği nükleer tesisteki durumun her geçen gün daha da tehlikeli hale geldiği ve bu durumun nükleer bir kazaya yol açabileceği belirtiliyor.Tesisteki gelişmeler ile ilgili Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski'den dikkat çeken bir açıklama geldi.

Ukrayna lideri Zaporizhzhia enerji santralini herhangi bir füzenin vurması halinde bunun 'Avrupa'nın sonu' anlamına geleceği konusunda uyardı.

ASKERLER ARASINDA 'GİZEMİ HASTALIK' PANİĞİ

Geçtiğimiz haftalarda Rusların işgali altında bulunan tesiste askerlerin ölmesiyle birlikte büyük bir korku baş göstermişti.

İstasyonun bulunduğu Enerhodar belediye başkanı Dmytro Orlov, askerlerin ‘çok korktuklarını ve panik içinde koştuklarını’ ve bazılarının şu anda hastanede yoğun bakımda olduğunu söylemişti.

BU SANTRAL NEDEN ÖNEMLİ?

1984 ve 1995 yılları arasında inşa edilen Zaporizhzhia nükleer santrali, Avrupa'nın en büyük ve dünyanın dokuzuncu en büyük nükleer santrali konumunda.

Her biri 950 MW üreten altı reaktöre ve toplam 5 bin 700 MW çıkışa sahip olan tesis Ukrayna'nın enerjisinin 4'te 1'ini üretiyor.

Tesis, Dinyeper nehri üzerindeki Kakhovka rezervuarının kıyısında, Güneydoğu Ukrayna'da Enerhodar'da yer alıyor.

Haberin Devamı

Nükleer santral Donbas bölgesinden yaklaşık 200 kilometre, Kiev'in 550 kilometre güney doğusunda yer alıyor.

ON BİNLERCE HAYATA MAL OLDU
26 Nisan 1986'da, o dönem Sovyetler Birliği'ne bağlı olan Ukrayna'nın başkenti Kiev'in 130 kilometre kuzeyindeki Çernobil kenti, insanlık tarihinin en korkunç çevre felaketlerinden birine sahne olmuştu.

Pripyat şehri yakınlarındaki Çernobil Nükleer Santrali'nin dördüncü reaktöründe yaşanan patlama sonucu çevreye, 1945'te Hiroşima'ya atılan atom bombasının 50 katına eşit miktarda radyasyon yayılmıştı.

Patlamanın ardından radyoaktif madde yüklü bulutlar Türkiye dahil birçok ülkeyi etkilemiş, Çernobil nükleer faciası bazı bağımsız araştırmalara göre yaklaşık 200 bin kişinin doğrudan ya da dolaylı olarak ölümüne sebep olmuştu.