Kabataş’ta reklam panosunda yer alan resimdeki Türk bayrağının ay yıldızındaki hilale boynundan asılmış gölge bir insan silueti yaptığı ve sosyal medyada Cumhurbaşkanına hakaret ettiği iddiasıyla hakkında 11 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan sanık Ömürcan İşcan hakim karşısına çıktı. Kabataş İskelesi Meclis-i Mebusan Caddesi üzerinde reklam panosunda yer alan Devrim Erbil’e ait resimdeki Türk bayrağının ay yıldızındaki hilale boynundan asılmış gölge bir insan silueti şeklinde oynama yaptığı ve sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanına hakaret ettiği iddiasıyla hakkında ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ ve ‘Devletin egemenlik alametlerini aşağılama’ suçlarından 2 yıldan 11 yıl 2 aya kadar hapis istemiyle dava açılan tutuksuz sanık Ömürcan İşcan geçtiğimiz günlerde hakim karşısına çıktı. İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanık Ömürcan İşcan ile avukatı katıldı. “Hayat hikayeleri benimkine benzemektedir” Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada grafiti sanatçısı olduğunu söyleyen tutuksuz sanık Ömürcan İşcan, “İnstagram’daki sosyal medya hesabı bana aittir. Bu sitede Cumhurbaşkanı hakkındaki resimleri ben yaptım. Sokak sanatçısıyım. Bunları grafiti sanatı olarak yaptım. Uzunca zamandır ekonomik sıkıntı içindeyim. Salgın hastalık beni de etkiledi. İnsanları grafiti sanatı olarak değerlendirmek istedim. Kendimi bu insanlara çok yakın hissettiğim için onlara yakın olmak istedim. Kabataş tramvay durağında pano üzerindeki Türk bayrağının ay yıldızına asılı gölge bir insan siluetini ben çizdim. Bütün amacım, söylediğim gibi pandemi öncesindeki intihar eden insanları anlatmaktı. Çünkü bu insanların hayat hikayeleri benimkine benzemektedir. Suç işleme kastım yoktur. Beraatimi isterim. Ceza verilecekse hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını isterim” diye konuştu. “Müvekkilimin siyaset ile hiçbir ilgili bulunmamaktadır” Tutuksuz sanık Ömürcan İşcan’ın savunmalarına katıldığını belirten avukatı, “Bu olaylar başta hafif iken sosyal medyada, basında yer alması üzerine müvekkilim gündeme gelmiştir. Müvekkilim arandığını duyunca kendisi gidip teslim olmuştur. Baştan beri aynı ifadeleri vermiştir. Müvekkilimin siyaset ile hiçbir ilgili bulunmamaktadır. İntihar olayları toplumda artıyorsa sanatçılar bunu tabii ki işlemeli. Müvekkilim hakkındaki her iki suç da özel kastı gerektiren suçlar. Müvekkilimin ise bu eylemlerinde kastı yoktur. Müvekkilimin beraatine karar verilmesini talep ediyorum” ifadelerini konuştu. Mahkeme, eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı erteledi. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, suç tarihinde emniyet birimlerine yapılan ihbarda, ‘Kabataş iskelesinin önündeki levhalarda Türk bayrağı ile ilgili kötü şeyler var’ denilmesi üzerine ihbar ile ilgili Beyoğlu Güvenlik Büro Amirliği ekiplerince incelenmek üzere olay yerine gidildiği anlatıldı. İddianamede, Kabataş tramvay durağı karşısında Beşiktaş istikametinde bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait panolarında sergilenen ressam Devrim Erbil’in eserlerinin suretlerinden biri üzerine sol üst tarafta çizili Türk bayrağının ay yıldızındaki hilale boynundan asılmış gölge bir insan silueti çizildiği, bu şekilde ‘Türk bayrağını alenen aşağılama’ suçunun işlendiği belirtildi. Olaya ilişkin güvenlik kamera görüntülerinin incelendiğinin belirtildiği iddianamede, şüphelinin Ömürcan İşcan olduğu, olay yerindeki diğer 5 şüphelinin ise suça konu eylem ile ilgili etkileri olmamaları nedeniyle ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği kaydedildi. Şüpheli Ömürcan İşcan’ın Twitter hesabında yaptığı paylaşımların da anlatıldığı iddianamede, ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ ve ‘Devletin egemenlik alametlerini aşağılama’ suçlarından 2 yıldan 11 yıl 2 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. (İD- ÖY-