Mersin’de Pazarcılar Haftayı Nasıl Paylaşıyor?

Mersin’de pazara gitmek artık bir alışkanlık değil, adeta bir ritüel. Kimisi sabah erkenden poşetini kapıp çıkıyor, kimisi öğleden sonra gidip pazarcının “hadi bitirelim” indirimini bekliyor. Ama herkesin aklında aynı soru dönüyor duruyor: “Hangi gün hangi pazar kuruluyordu?”

Her gün başka mahalle, başka hikaye

Pazartesi sabahı Çiftlikköy Mahallesi pazarının sesi uzaktan bile duyuluyor. Salı günü işler Eğriçam’da, tezgâhlar 2. çevreyolu kenarında kuruluyor. Çarşamba olunca herkes Bahçelievler pazarında. Domatesin fiyatı, biberin rengi, komşuların sohbeti birbirine karışıyor. Perşembe Aydınlıkevler, cuma ise Gazi Mahallesi’nin günü. Haftanın sonu yaklaştıkça tezgâhlar daha neşeli, pazarcıların yüzü daha güleç oluyor.

Cumartesi alışverişin zirvesi

Akkent ve Aydınlıkevler pazarları cumartesi en kalabalık yerlerden. “Hafta sonu misafir gelecek” diyenler sabahın erken saatinde orada. Taze nane, marul, portakal kokusu havayı dolduruyor. Pazarcılar kendi aralarında yarışıyor adeta. “Ablam bunlar sabah tarladan geldi” diye bağıran da var, “bugün son gün indirim var” diyen de.

Pazar günü huzurun adresi

Haftanın son durağı Hürriyet Mahallesi pazarı. Dere boyu boyunca uzanan tezgâhlarda daha sakin bir hava var. İnsanlar acele etmiyor, pazarcı da rahat satıyor. Bir yanda çocuklar mısır yiyor, öte yanda yaşlılar fiyat kıyaslıyor. Mersin’de pazar kültürü sadece alışveriş değil, bir buluşma noktası gibi. Her hafta aynı yüzler, aynı laflar, aynı gülüşler.