Korona virüsle mücadelede yurt dışındaki hastaları Türkiye’ye ulaştırmada önemli rol oynayan Sağlık Bakanlığı bünyesindeki ambulans uçağı, bu kez metabolik hastalığı bulunan 10 günlük Aybi bebek ve ameliyat olması gereken 10 yaşındaki Selim Eğer için havalandı. Korona Virüs (Cod-19) salgının küresel ölçekte milyonlarca kişiye bulaşmasının ardından, dünya genelinde virüsle en başarılı mücadele eden ülkelerden biri olan Türkiye, gerek tedavi gerekse korunma noktasında attığı adımlarla ses getirmişti. Yine aynı dönemde birçok ülke Korona virüs hastalarını tedavi etmekte zorlanırken Sağlık Bakanlığı, yurt dışında bulunan Türk vatandaşlarının yardım çağrısına hızlı refleks göstererek bakanlık bünyesindeki ambulans uçaklarla özel olarak Türkiye’ye getirilip tedavi altına almıştı. Ambulans uçak bebek ve çocuk hasta için havalandı Dünyada vatandaşlarına ücretsiz olarak ambulans uçak hizmeti veren tek ülke olma özelliğiyle Türkiye, özelikle Korona virüs döneminde başta virüse mücadele olmak üzere yurt içi ve yurt dışında bulunan vatandaşların nakledilmesinde gerçekleştirdiği uçuşlara gündeme geldi. Başarılı operasyonlara imza atarak dünya basınında da haberlere konu olan Sağlık Bakanlığı’nın ambulans uçağı, bu kez Batman ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde(KKTC) bulunan hastalar için havalandı. İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan gece saatlerinde kalkan TC-RSC kuyruk tescilli ambulans uçağın ilk rotası Batman oldu. Saat 01.00’de Batman Havalimanı’na ulaşan tam donanımlı ambulans uçak, burada metabolik hastalığı bulunan henüz 10 günlük Aybi bebeği alarak kabin içerisindeki kuvöze yerleştirdikten sonra tedavisinin yapılacağı Adana’ya götürdü. Yaklaşık bir saatlik uçuşun ardından Adana Şakirpaşa Havalimanı’na inişin akabinde ambulansla uçaktan alınan Aybi bebek, tedavisinin gerçekleştirileceği Adana Şehir Hastanesi’ne götürüldü. Bebek hasta, görevli doktor ve hemşire tarafından uçuş boyunca kontrol altında tutuldu. Doktor gözetiminde uçuş Hasta nakil operasyonuna ilişkin bilgi veren Sağlık Bakanlığı bünyesindeki ambulans uçak Doktoru Mustafa Işık, “Sağlık Bakanlığımızın hava ambulansıyla taşımak üzere bize görev olarak verdiği iki vak’a oldu. Bunlardan biri metabolik hastalığı bulunan 10 günlük bebek hasta, ikinci hastamız da 10 yaşında erkek çocuk retina dekolmanı tanısıyla ameliyat olması gereken ve bundan dolayı sevki gerçekleştirilmesi gereken hastalardan biri. Hastalarımızdan ilkini Batman’ndan teslim aldık. Gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra yeni doğan hastamızı aldık. Kendisinin metabolik hastalığı olduğu için yoğun bakım gerektiren bir merkeze sevk edilmesi gerekiyordu. En yakın Adana ilinde bulundu ve hastanın sevkinin hızlı bir şekilde gerçekleştirmesi için uzun bir yolu talere edemeyeceğinden dolayı hava ambulansıyla taşınması uygun görüldü. Hastamız entübe, bundan dolayı küvöz ve ventilatör desteği alarak Adana’ya taşınmasını sağlıyoruz. Daha sonra ise bir sonraki hastamızı almak için Kıbrıs’a tekrar havalanacağız. Hastamızı aldıktan sonra hızlı bir şekilde cerrahi gerektirdiği için İstanbul Beyoğlu Göz hastanesine sevkini bakanlığımız uygun görmüş. Biz de en hızlı şekilde hastamızı alıp güvenli bir şekilde hastamızı teslim edeceğiz” ifadelerine yer verdi. Kıbrıs’taki hasta İstanbul’a getirildi İlk operasyonun başarıyla tamamlanmasının arasından rotasını Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne çeviren ambulans uçak sabaha karşı 04.00’te Lefkoşa’da Havalimanı’na iniş yaptı. Ambulansla havalimanına getirilen Retina Dekolmanı tanısı bulunan 10 yaşındaki Selim Eğer, tedavisinin KKTC’de yapılamaması nedeniyle Türkiye’ye getirilmek üzere uçağa alındı. Nakil işlemin ardından yeniden havalanan uçak, sabah saat 05.00’te İstanbul’a ulaştı. İnişin akabinde uçaktan ambulansa alınan 10 yaşındaki hasta, ambulansa alınarak tedavi edileceği Beyoğlu Hastanesine götürüldü. “Yardım istedim çağrıma 24 saat geçmeden cevap geldi” Oğlu Selim ile birlikte ambulans uçakla İstanbul’a gelen baba Ömer Eğer ise, “Buradaki sağlık kurumunda çalışan personeller şuanda Türkiye’ye gönderebilme imkanlarının olmadıklarını, operasyonun acil olduğunu ve Türkiye Büyükelçiliğine başvurmamı söylediler. Ben de başvuruda bulundum. Bir de CİMER’e de bana yardım edilmesi için yardım istedim. Bu çağrıma ertesi gün 24 saat geçmeden cevap geldi. Durumumu anlatıp elimdeki belgeleri sağlık bakanlığına yolladım. Hatta gideceğim hastaneye ben irtibat kuramadığım için bakanlık hastaneyle temasa geçti ortamı hazırladı ve 3-4 gün içerisinde bana bu imkanı sundular. Kendilerini insan hakları temsilcisi yapan, süper güç olarak lanse eden Amerika, İngiltere, Rusya gibi ülkeler insan haklarına demeç verdikleri zaman kimseye yer bırakmazlar ama Türkiye’nin yanında bunlar insan hakları konusunda sıfırlar. İnsanları nasıl ölüme terk ettiklerini görüyoruz. Bizim devletimiz ve sağlık personelimiz vatandaşını iyileştirmek için nelere katlandığını ne sıkıntılar çektiklerini izliyoruz. Onlardan Allah razı olsun” dedi. Toplam 6 saat süren iki ayrı operasyonun ardından hastalar tedavi edilecekleri hastanelere ulaştırıldı.