AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, “Şu anda yapmış olduğumuz düzenleme uluslararası anlamda hem sözleşmeler bağlamında gerek Avrupa Birliği müktesebatına direktif ve yönergelerine uygun şekilde hem de Anayasamızın çerçevesinde korunması gereken özgürlükleri çerçevesinde meseleye yaklaştık" dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleştirdiği basın toplantısında; 3’üncü Yasama yılının kısa bir özetini paylaşarak, sosyal medya düzenlemesiyle ilgili açıklamalarda bulundu. AK Parti Grup Başkanvekili Özkan, 3’üncü yasama yılının sonuna gelindiğini hatırlatarak bu süre içerisinde 108 kanun teklifinin TBMM Genel Kurulu’nda yasalaştığını aktardı. 53 adet uluslararası sözleşmenin de bu süre zarfında kabul edildiğini söyleyen Özkan, “Denetim faaliyetleri olarak 32 bin 14 yazılı soru önergesi verilmiş ve bunlardan 20 bin 434 tanesi cevaplandırılmıştır. 3 bin 165 adet meclis araştırma önergesi verilmiş, 45 meclis araştırma önergesi birleştirilerek genel kurulda görüşülmüş; 6 adet meclis araştırma komisyonu kurulmuştur. Bu çerçevede hayvan haklarının korunmasına ilişkin kurulan komisyon raporunu hazırlamış ve hazırlanan bu rapor da Meclis Genel Kurulu’nda görüşülerek tamamlanmıştır. Tıbbi atık ve aromatik bitki çeşitliliğinin korunmasına ilişkin komisyon çalışmalarını tamamlamış, mecliste görüşülmeyi beklemektedir. Down sendromlu ve otizmli bireylerin ve ailelerinin sorumlarının çözümüne ilişkin kurulan komisyon çalışmalarını tamamlamıştır. Çaresi belli olmayan, bilinemeyen hastalıklarla ilgili de sorunların çözümüne ilişkin kurulan komisyon raporunu hazırlamıştır" ifadelerini kullandı.

Özkan, sosyal medya düzenlemesine ilişkin, "Türkiye dahil olmak üzere bütün dünyada hukuk düzeninin oluşması ve bir takım kişisel verilerin korunurken diğer taraftan kişilerin iletişim hak ve özgürlüklerinin yeni medya anlayışının korunması açısından büyük öneme sahiptir. Bu alan dünya gündeminde var olan kişisel verilerin korunması, sosyal ağların şeffaflığı hukuka dayandırılması meselesi olarak başta ABD olmak üzere pek çok ülkede düzenlemeler hayata geçirilmiştir. Gelişen teknoloji ile birlikte sosyal medyanın hayatımızın büyük bölümünü kaplaması, ana medya haline dönüşmesi, dijital dünyada veri ve dünyanın en kıymetli hazinesi olan verilerin transferi, depolanması, güvenliği ve üretilmesi ile ilgili salan ciddi düzenlemelere gerek duymaktadır. Sosyal ağ sağlayıcılarının veriler üzerine dijital ekonomi oluşturması, ellerindeki büyük veri kaynağını diledikleri şekilde kullanmaları, bir taraftan devletlerin demokratik, hukuk düzenlerini de tehdit ederken, diğer taraftan kişisel verilerin uluslararası alanda yapılan düzenlemeleri de tehdit etmektedir. Veri üzerine inşa edilen ekonomi dünyada da olduğu gibi bizde de özellikle bulunduğumuz dönemde hukuki düzenlemelere ihtiyaç duymaktadır" şeklinde konuştu.

Muhalefetin görüşlerinin alınmadığına yönelik eleştirilere Özkan, "Anayasa ve uluslararası sözleşmelerde güvence altına alınan kişi hak ve özgürlükleri, özel hayatın gizliliği, kişinin maddi, manevi dokunulmazlığına ilişkin sosyal medya üzerinden müdahale varsa buna kayıtsız kalmamız mümkün değil. Şu anda yapmış olduğumuz düzenleme uluslararası anlamda hem sözleşmeler bağlamında gerek Avrupa Birliği müktesebatına direktif ve yönergelerine uygun şekilde hem de Anayasamızın çerçevesinde korunması gereken özgürlükleri çerçevesinde meseleye yaklaştık" değerlendirmesini yaptı.