Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz, vücudun yaklaşık yüzde 55-60’ının sudan oluştuğunu belirterek “Su yerine çay, kahve, meyve suyu içmek, sulu meyve yemek bu ihtiyacımızı gidermez. Fazla kalori almamıza yol açar. Su ihtiyacımızı suyla karşılamak altın kurallardan biridir” dedi.

Çisem Gündüz, bir bardak kuralına uymanın su içme alışkanlığı kazandırdığına dikkat çekerek, “Su içmeyi unutanlar için geliştirilmiş bir kural var; sabah kalkınca, yemekten ve duştan önce, çay-kahvenin yanında ve yatmadan önce bir bardak su içmek alışkanlık kazanmada oldukça etkilidir” diye konuştu.

Su ihtiyacı vücut ağırlığıyla yakından ilişkili

Gün içerisinde böbrekler, sindirim sistemi ve terleme yoluyla ortalama 2-2,5 litre su kaybettiğimizi, yazın bu miktarın daha da arttığına değinen Gündüz, “O nedenle yaz mevsiminde daha çok su içmemiz gerekiyor” hatırlatmasında bulundu.

Herkesin günlük su ihtiyacının kilosuna göre değişebildiğini, ideal su tüketimi miktarını bulabilmek için vücut ağırlığını 30 ile çarpmak gerektiğini anlatan Çisem Gündüz, “Örneğin, 60 kg ağırlığındaki bir kişinin günlük su ihtiyacı 1800 ml yani 1,8 litre olduğunu söyleyebiliriz. Ancak gün içerisinde tüketilen yiyecekler ve içecekler ya da egzersiz gibi faktörler bu miktarın değişmesinde rol oynar” diyor.

Susamayı beklemeden su için

İdrar renginin su tüketimi hakkında bilgi verdiğini kaydeden Çisem Gündüz, “İdrar renginizin ne kadar koyu ise o gün o kadar az su içmişsiniz demektir. Açık renkli idrar ise vücudunuzun ihtiyacı kadar su içtiğiniz anlamına geliyor" dedi.

"Su ihtiyacımızı suyla karşılamak altın kurallardan biri” hatırlatmasında bulunan Çisem Gündüz, bu konuda yapılan hatalar hakkında şu uyarılarda bulunuyor:

“Genellikle yapılan hatalardan biri su yerine çay, kahve, meyve suyu gibi içecekler ile karşılamaya yönelmektir. Ancak bu fazladan kalori almanıza neden olduğu gibi su ihtiyacınızı da tam anlamıyla karşılamayacaktır. Özellikle yaz aylarında yapılan hatalardan biri ise su içmek yerine karpuz gibi serinletici ve sulu meyveler yemek oluyor. Karpuzun yüksek miktarda su içerdiği doğru olmakla birlikte şeker içeriğinin de yüksek olduğu unutulmamalı. Glisemik indeksi yüksek olan meyvelerden karpuzu tüketirken porsiyon kontrolü yapmak şart. İki üçgen dilim karpuzun bir porsiyon meyveye karşılık geldiğini düşünürsek susuzluğumuzu gidermek için günlük tüketmemiz gereken meyve porsiyonunu fazlasıyla aşmış oluruz.”

Önemli olan bir diğer noktanın da susuzluk hissetmeden su içmek olduğun belirten Gündüz, “Gün içerisinde yeteri kadar su içmeniz sindiriminizi rahatlatıp kabızlık probleminden korunmanıza da yardımcı olur” diye konuştu.

Alışkanlık kazanmanın 8 adımı

Pek çoğumuz su içmeyi unutmaktan yakınıyoruz. Gün içine yayılacak alışkanlıkların bu unutkanlığın üstesinden gelmemize yardımcı olacağını anlatan Çisem Gündüz, önerilerini şöyle sıralıyor:

"- Güne 1 bardak su içerek başlayın. Bu sayede iç organlarınızın ve sindirim sisteminizin de çalışmaya başlamasına yardımcı olacaktır.

- Çalışma masanıza su şişesi koyabilirsiniz. Bu sayede susamadan su içme alışkanlığınız için bir adım atmış olursunuz.

- Sularınızı mevsim meyveleri ile renklendirebilirsiniz. Örneğin C vitamininden zengin kivi, portakal, limon ilave edebilirsiniz.

- Evde televizyon ya da bilgisayar karşısına oturmadan önce suyunu yanınıza almayı ihmal etmeyiniz.

- Yemeklerden önce 1 bardak su içebilirsiniz. Doygunluğunuzu anlamanıza yardımcı olacaktır.

- Kahve ve çay içerken yanına 1 bardak su eklemeniz, bu içeceklerin diüretik etkisinden korunmanızı sağlayacaktır.

- Duştan önce içeceğiniz 1 bardak su tansiyonunuzun dengelenmesine yardımcı olur.

- Yatmadan önce içeceğiniz 1 bardak su ise kalbiniz korur."