Sinop’a özgü maket sanatı olan kotra bu sene beklediği ilgiyi bulamadı.

Sinop’ta uzun yıllardır kotracılık yapan Sinan Demir(55), korona virüs salgını dolayısıyla bu yıl Sinop’a çok az sayıda tur geldiğini, bu nedenle işlerinde geçen yıllara oranla düşüş yaşadıklarını dile getirdi.

Sinop’ta maket kotra yapımı, uzun yıllardır sürdürülüyor. 1950’li yıllarda Sinop Cezaevi’nde yatan 2 mahkum tarafından başlatılan model gemi (kotra) sanatı geleneği, kentte sürdürülüyor. Birçok aşamadan geçen ve büyük emek harcanan kotra yapımı için kentte unutulmaya yüz tutmaması için de kurslar açıldı, eğitimler verildi. Sinop Limanı’na gelen yolcu vapurlarındaki ziyaretçilere hediyelik eşya olarak sunulan, zamanla da ünlenerek il ve ülke dışına da hediyelik eşya olarak gönderilmeye başlanan kotralar, kentin simgesi haline geldi. Sinop’a özgü kotralar, Amerika başta olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinden de sipariş ediliyor.

Küçük yaşlardan beri kotracılık yaptığını söyleyen Sinan Demir, “Kotracılık benim için bir aşk. İşimi severek yapıyorum. Çok küçük yaşlardan beri kotracılık işiyle uğraşıyorum. Bu pandemi sürecinde bizde olumsuz etkilenen meslekler arasındayız. Pandemi dolayısıyla bu yıl turlar gelmedi. Turlar gelmeyince de bizim işlerimiz otomatikman düştü. Bu seneye kadar daha böyle bir düşüş yaşamamıştık. İnşallah bir an önce şu hastalık biter de biz de eski düzenimize döneriz" dedi.

Baba mesleğini sürdürdüğünü anlatan Demir, "Bu meslek 1953’te başlamış. Babam okul yıllarındayken bir mahkum aftan yararlanıyor, Sinop’ta küçük bir kulübede bu mesleği yaparken babam da onunla birlikte bu mesleği ilerletiyor. Babamdan da ben esinlendim, bu mesleği yapıyorum. 46 senedir de ben yapıyorum" diye konuştu.

Kotra yapımının büyük emek istediğini aktaran Demir, "İlk önce ormandan kütük halinde alıyoruz, sonra kütükleri dilim dilim kesiyoruz. İşlenme kıvamına geldikten sonra ebatlarına göre, sanatına göre şekillendiriyoruz" şeklinde konuştu.