İnsanlar hep birileri için mi yaşar? Annem görmesin, komşular duymasın, mahalleli ne der! Unutmayın ki yaşam sizin, kendiniz için yaşamalısınız. Başkaları için yaşarsanız temizlik anlayışınız farklı olur, kendiniz için yaşarsanız farklı olur. Başkaları ne der düşüncesiyle yaşayanlar evin içerisindeki çöpü halının altına süpürürler.

           Kaygısız Abdal ne güzel de söylemiş;

           Eksik avradın kötüsü dizini dikip oturur
           İşinin kolayın bulmaz yüzünü yıkıp oturur

          Boğaza takmış akıkin aşına bulmaz kekiğin
          Yeni donunun söküğün dizine takıp oturur.

          Bir ham madenin güzel bir ürüne dönüşebilmesi üretim aşamalarının hepsinin kusursuz olarak gerçekleşmesiyle mümkün olur. Bir bilgisayarın sorunsuz çalışması için gerekli tüm programların hatasız kurulmuş olması gerekir. Bütün canlılar mükemmel yaratıklardır. Doğal yaşamdaki canlıları gözünüzün önüne getirin. Hepsinin de sağlıklı olduğunu görürsünüz. Yaban hayatında obez bir canlıya rastlayamazsınız. Ülkemizde obezitenin yaygınlaşması bundan kırk elli yıl öncesine dayanıyor. Obezite ve diğer hastalıkların artışı ile endüstriyel gelişim arasında çok yakın bir bağlantı olduğu açık seçik ortada.

         Gün yok ki medyada, sosyal paylaşım sitelerinde aşırı kilolarla ilgili diyet programları açıklanmasın. Hâlbuki aşırı kilo almanın nedeni sizlerin yanlış uygulamalarınız değil mi? Yapacağınız diyet ise başka bir sorunu başlatmak için atacağınız ilk adım… İnsan vücudunda ortalama iki kilogram kadar bakteri bulunur. Bu bakterilerin her birinin insan sağlığına özel katkıları vardır. Bu bakterilerden bir ya da bir kaç türün yok olması insan vücudunda bağışıklık sisteminden başlayarak pek çok sistemin çökmesine neden olur.

         Bir çiftliğiniz olduğunu; çiftliğinizde inekleriniz, keçileriniz, tavşanlarınız, kedileriniz, köpekleriniz ve tavuklarınızın olduğunu düşünün. Çiftliğinizdeki hayvanların beslenmesi için yalnızca ot verirseniz kedileriniz ve köpekleriniz beslenemezler. Aç kalan bu hayvanlar tavuklarınıza, tavşanlarınıza saldırmaya başlar. Bağırsak floranız için de aynı durum geçerlidir. Eğer belli bir tür besinle beslenirseniz bakterilerinizden bazıları ölür, bir kısmı saldırganlaşıp diğer bakterilere zarar verirler. Vücudunuza aldığınız bir besinin metabolizma faaliyetlerine katılabilmesi için işlem sırasının eksiksiz gerçekleşmesi gerekir.

        Günümüzde hemen hepimizin yaşadığı bir başka sorun marketlerden aldığımız gıdaların raf ömürlerini uzatmak için kullanılan zararlı kimyasallardır. Besin diye tükettiğimiz pek çok ürün içeriğinde bulunan zararlı kimyasallar bağırsak floranızı ya yok etmekte, ya da onları mutasyona uğratıp vücut için zararlı duruma getirmektedir.

        Sağlıkla ilgili sorunlarınızı çözerken kendi bedeninizi ve bedeninizin ortak yaşadığı canlıları bir bütün olarak düşünmek zorundasınız. Besinlerin metabolizma faaliyetlerine katılıncaya kadar gerçekleşecek işlemlerde eksik bakterileri, mineralleri, vitaminleri ve enzimleri tamamlamak zorundasınız.  

          Kısaca sorun çözerken bütünü, vücudunuzun bütününü düşünmek zorundasınız. Üç beş çeşit bitki çayı ile gerçekleştirmeye çalışacağınız çözüm, vücudunuzun eksikler tamamlanana kadar olumlu sonuç verdikten sonra olumsuza dönecektir. Hücrelerin endüstriyel gelişmeye ayak uyduramadığı ortada iken, sağlık için doğru yaklaşım geleneksel beslenmeye yönlenmek olmalıdır.

         Hücre bilincine uymayan uyarıların temel nedeni doğallıktan uzaklaşma olup, daha elli yıl kadar önce adı bile duyulmayan kanser hastalığı içinde yaşadığımız yılda birinci sırada ölüm nedeni olurken 2020 yılında insanlarımızın %25’i kanser olacaktır.

          Kendi algınızı kendiniz yönetin. Lütfen yediğinizi, içtiğinizi sorgulayın.

         Önce bağırsaklarınızdaki eksik bakterileri tamamlayın, sonra da besinlerinizi çeşitlendirerek onların mutlu olmasını sağlayın. Sağlığınızı ancak bu şekilde koruyabilirsiniz.   

         Saygılarımla