Sosyal medyada dillendirilen bir iddiaya göre 25 Mart’ta,

                Türkiye’de kıyamet kopacak ve birileri koltuklarını hepten kaybedecek.

                Siyasette boşluk doğacak.

                Bu boşluğu merkez sağın kadroları dolduracak.

                Halkın bağrından yeni bir lider çıkacak.

                (Mısır’da Mursi’nin gideceğini, Sisi’nin geleceğini söyleyen Mısırlı kadın kâhin de bunu söylemiş.)

                Beklenti;  30 Mart’tan sonra!

                “Alternatif yok ki” şeklinde bir mazeret artık işitilmeyecek.

                Bana soracak olursanız 12 yıldır “yok” denen “alternatif” yola çıktı bile.

                Duyanlar, duymayanlara haber versin;

                Merkez Sağ yeniden şekilleniyor.

                Siyasi dengeleri yerinden oynatacak bir gelişmedir bu.

                Merkez  sağ diye adlandırdığımız yapının AKP içindeki oy oranı en az yüzde 20 civarındadır.

                Bu oylar geri çekildiğinde AKP iktidardan düşecek; yerine kırılıp dökülenleri toparlayacak yeni bir hükümet gelecektir.

                Bu hükümeti oluşturacak olan siyasi koalisyon, yeni Cumhurbaşkanını da seçecektir.

                AKP içindeki merkez sağ unsurlar, oylarının en azından bir kısmını önümüzdeki mahalli seçimlerde kendilerine yakın partilerde yedeklemeyi düşündükleri taktirde, kaderimizi bağlayan bu kör düğüm,  yüz yıllar önce bu topraklarda Gordion’un düğümü gibi, siyasetin keskin kılıcıyla çözülmüş olacaktır.

                 Kendini “tek parti diktatoryası” diye hissettiren bu dönem böylece tarihe gömülecektir.

                Güvenilir kaynaklardan edindiğim bilgilere göre,

                Bu konuda çok ciddi çalışmalar var ve çok ciddi aşamalar kaydedildi.

                “Falanca DP’nin başına geri dönecek”

                “Filancalar ANAP’ı yeniden ihya ediyor”

                Söylentilerine boş verin.

                Merkez Sağda yeni bir parti kuruluyor, başına da önemli bir isim geliyor.

                Bu ismi telaffuz etmek erken olabilir. Şimdilik, profilini vermekle yetinelim:

                Devlet tecrübesi var.

                Ekonomi bilgisi ve deneyimi yerinde.

                Çok iyi İngilizce biliyor.

                Milli ve dini hassasiyetleri olan, bütün inanç gruplarına saygılı ve hoşgörülü bir isim.

                Atatürk’le, Cumhuriyetle bir derdi yok.

                “Selçuklu da bizim, Osmanlı da bizim, Cumhuriyet de bizim” diyen biri.

                “Özgürlük” ve “adalet” kavramlarını başa koyuyor.

                Türk milletinin ortak değerlerine sahip çıkıyor.

                Üzerinde hiçbir şaibe yok.

                DYP’lisine de, ANAP’lısına da

MHP’lisine de, CHP’lisine de,

Sünnisine de, alevisine de sempatik gelecek bir isim.

Bütün unsurları “vatandaşlık” kavramı, Türk milleti tarifi içinde ayırt etmeden bağrına basmaya hazır bir kişilik.

“Bu vatan bizim”,

“Bu millet bizim

“Bu devlet bizim”,

“Bu tarih bizim”,

“Bu ülkü bizim”,

“Bu ezan bizim”,

“Bu bayrak bizim”

Diyenleri aynı çatı altında toparlamaya namzet bir liderlikle…

Geliyor!..