Sanat dünyası bir tuhaftır.
Yaldızlı, yıldızlı ve yalan dünyadır.
Burada tutunmak öyle sanıldığı gibi kolay değildir. Bedelleri vardır.
Kendini iyi donatan, geliştiren, bu dünyanın kurallarını iyi bilen, ilişkilerini sağlam kuranlar ayakta kalır.
Elbette bir tesadüf ya da şansla birden ünlü olanlar vardır. Yukarıda saydıklarımı yapamayanlar buşöhretin altında ezilir, hatta bir süre sonra acınacak durumlara düşerler.
Sonra ekranların karşısına geçip ağlarlar.
Bu dünyanın vefasızlığından bahseder, yakınırlar.
Sorarlar insana, sen “ünlü”yken ne yaptın?
Başkalarını düşündün mü?
Bir zamanlar ünlü olup şimdi iş bulamayanlar için ne yaptın?
Yüzlerce Yeşilçam emektarı mesela...
Çoğunun hayat hikayesini okuduk, izledik.
Bankta soğuktan, açlıktan perişan şekilde vefat edenleri mi ararsın, unutulup bir köşede yada bir otel odasında vefat edenleri mi ararsın, vefatı günler sonra fark edilenleri mi ararsın, cenazesi sahipsiz kalanları mı ararsın...
Hepsi zamanında “bu dünyayı ben yarattım” havalarındaydı belki.
N’oldu?
Unutulup gittiler!
Şimdilerdde Metin Keçeci adında biri çıkmış ekranlara ağlıyor, kendini acındırıyor, beddua ediyor falan.
Bunu yaparak, bir biçimde parlatılan ismi söndürdün kardeşim.
Şimdi bu ağlamaların yaşam boyunca seni kovalayacak.
Seni ve senin gibileri piyangodan çıkarıp bir biçimde parlattılar, ama sen bunun altını doldurmadın demek ki.
Sonra niye ağlıyorsun ki?
Anadolu’da oyunculuk yapan ama ünlü olmayan binlerce insan var.
Sanat yapabilmek için her türlü zorluğa göğüs geren, başka başka işler yaparak geçimini sağlayan ve sanatını yapabilenler var.
Onlar ağlıyor mu?
Senin ne üstünlüğün var onlardan?
Gerekirse git garsonluk yap, kasiyerlik yap, inşaatta çalış...
Ama ağlama kardeşim.
Kimseye de ah etme.
Kimse kimseye bir şey öğretemez.
Kimse kimseye durduk yerde bir şey vermez.
Sen öğreneceksin, sen alacaksın.
Lafı uzatmadan bu türlere bir soru sorayım ve noktalayayım.
Seni ve ülkeyi bu duruma düşeren düzene, düzenin yetkili ve sorumlularına tek bir laf edebilir misin?
“Kabahat senin değil, diyeceğim ama kabahatin çoğu senin”
Hadi git, yeni işin hayırlı olsun canım kardeşim.